21 Aralık 2015 Pazartesi

Geceler uzun... geceler...


20, 21, 22, 23 ve 24 Aralık!... bu günlerde gün uzunluğunun farklılığı saniyelerle değişiklik gösterir, toplam farklılığı bir dakikayı geçmez, en uzun gecelerdir kuzey yarımkürenin çocukları için... neden sonra 25 Aralık'ta yavaşça da olsa günlerin uzamaya başladığı hissedilir ve sonra anlanır...

Yaz doğmuştur artık kara kışın, karanlık kışın ortasında... ama çocukluğu kış ve gençliği bahar olacak zorlu bir süreçtir... kendine gelmesi, kendine varması, kendine ulaşmasıyla Yaz'ı bulur...

Bu en uzun gecelerin kadim bilgisi, güneş ve güneş takvimi üzerine kafa yormuş coğrafyalarda yaşayan insanların, toplulukların bilgi birikimlerinde vardır ve zamanında eski kadim dinlerin ve pagan geleneklerinin bilinçaltıyla yeni bir umudun "Christ"in doğumuna aktarılır... ve artık Hristiyan kültüründe doğum günüdür; herşeyin tekrar başladığı gündür 25 Aralık...

Astronomik takvim açısından ise gerçek biraz daha farklıdır... güneş dünya ilişkisinde kuzey yarımkürede ışığın tekrar geri gelişinin, yani umudun, yeniden umudun doğum günü 22 Aralıktır!... 21 Aralık arafe, 22 Aralık da yeni yılın yani ışığın geri gelişinin, ışığın yeniden yükselişinin ilk günüdür  kuzeyin çocukları için... tam bir koca yıl sonra, ki bazı canlılar için bir ömürden çok çok sonra...

Bu uzun, en uzun gecelerde hadi gelin kendimizi, yalnızlığımızı, kalabalıklardaki yalnızlığımızı ve dahi sevdiklerimizin yanıbaşındaki yalnızlığımızı olağanüstü sesi ve yüreğimizi avuçlarının içine alacak kadar hüzünlü yorumuyla Raşid Behbudov'a bırakalım...

Acı çekmeye cesaret edecek kadar güzel bir ruhunuz kaldıysa hala işlerin, görevlerin, sorumlulukların, zorunlulukların; ruhumuzu sattığımız insan yarışlarının ortasında... hala acıları hissedebiliyorsanız eğer, bırakın kendinizi kuzeyin çocukları Behbudov'un hüzünlü sesine... bu en uzun gecelerde...

"geceler sakit, çay axır,
lal sularda ay axır
ey gönül gel cövlana..."

Raşid Behbudov_Geceler Uzun

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder